Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu Sempozyumuna İKÇÜ Ev Sahipliği Yaptı

Ulusal haritacılık kurumu olan Harita Genel Müdürlüğü, Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu (TUJK) Bilimsel Etkinliklerinin 24’üncüsü olan “Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu Sempozyumu 2025” İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ev sahipliğinde başladı.

"Sürdürülebilir Kalkınmada Jeodezik Ağlar" ana temasında alandaki güncel gelişmelerin, geleceğe dönük uygulamaların panel ve oturumlarla ele alınacağı sempozyum için çok sayıda konuk bilim insanının katılımıyla resmi tören düzenlendi.

Hekim Hacı Paşa Konferans Salonundaki programa, İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ramazan Cüneyt Erenoğlu, Türkiye Ulusal Jeodezi ve Jeofizik Birliği (TUJJB) Başkanı, Harita Genel Müdürü Tuğgeneral Yavuz Selim Şengün, Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu (TUJK) Başkanı Dr. Müh. Alb. Erdinç Sezen, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu,  Harita Genel Müdür Yardımcısı Dr. Müh. Alb.Orhan Fırat, AFAD İstanbul İl Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Harita Dairesi Başkanı Ekrem Ayyıldız, İKÇÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Gökçen Bombar, Tapu ve Kadastro Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Cankurt, TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Tuğba Akdağ, TUJK 2025 Düzenleme Kurulu Başkanı, İKÇÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü Jeodezi Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Nevin Betül Avşar, TUJK üyeleri, akademisyenler, kamu ve özel sektör temsilcileri ile öğrenciler katıldı.

Stratejik Gelişmeler Jeodeziden Bağımsız Düşünülemez

Açılışta Ulusal Jeodezi Sempozyumuna İKÇÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümünce ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti paylaşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, jeodezi alanında tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de oldukça hızlı gelişmelerin yaşandığına dikkat çekti. Özellikle uydu teknolojilerinde ve savunmayı teknolojilerinde söz sahibi olmanın zorunluluğuna işaret eden Rektör Prof. Dr. Köse, “Jeodezi, alanında tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de oldukça hızlı sayılabilecek değişiklikler ve dönüşümler yaşanıyor. Gelinen noktada stratejik önemi yanında gündelik hayatta yaşamı kolaylaştıran pek çok gelişme, esasen alanda atılan adımların bir sonucu olarak ortaya çıkıyor. Bugün milli güvenlikten akıllı şehirlere kadar pek çok uygulama jeodeziden bağımsız düşünülemez olmuştur. Ülkemiz bu konuda son zamanlarda önemli adımlar atmış, üniversiteler akademik deneyimlerini ve bilgilerini savunma sanayinin somut çıktılarına dönüştürmek noktasında önemli sorumluluklar üstlenmişlerdir. Bu kapsamda Milli Uzay Programı ve yerli uydu üretimini özellikle vurgulamak isterim. Elbette daha iyi olmak için çalışmaları sürdürmek ve çok disiplinli biçimde bu çalışmaları sistemli olarak yapmak önemli hale geliyor. Herkesin kendi alanında üretmesinin ötesinde sinerjik birlikteliklerle çalışmaları sürdürdüğümüzde büyük başarılara da imza atacağımıza inanıyorum. Ev sahipliğimizde yapılan bu sempozyumun da birlikte çalışma kültürüne katkıda bulunacağına inanıyor, organizasyonda emeği geçen herkese kalbi şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.

Sürdürülebilir Kalkınmanın Temel Taşlarından Biri

Jeodezinin hayatımızın her alandaki görünmez ancak vazgeçilmez rolüne vurgu yapan Türkiye Ulusal Jeodezi ve Jeofizik Birliği (TUJJB) Başkanı, Harita Genel Müdürü Tuğgeneral Yavuz Selim Şengün de birliklerinin en aktif komisyonlarından olan Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonunun yaptığı faaliyetlerle alanına önemli katkılar sağladığını paylaştı. TUJJB Başkanı Tuğgeneral Şengün, “Komisyonumuzun düzenli periyotlarla yaptığı güçlü bilim programlarında, yer bilimleri camiasından araştırmacılarımızın ulusal ve uluslararası disiplinler arası çalışmalarının ışığında alana ilişkin stratejik çıktılar elde edilmektedir. Sürdürülebilir kalkınmanın başarısı yerkürenin dinamik yapısının doğru, güvenilir ve sürekli bir biçimde izlenmesine bağlıdır. Jeodezi biliminde teknolojik yeniliklerle birlikte büyük bir dönüşüm süreci yaşamaktadır. İşte bu noktada jeodezik ağlar, yerküre, deniz seviyesi değişimleri, iklimle ilişkili süreçler ve çevresel deformasyonları izleyerek bilim dünyasına eşsiz veriler sunmaktadır. Jeodezi sadece ölçüm yapan bir disiplin olmaktan çıkmış, yerküre sisteminin tüm bileşenlerinin etkileşimini izleyen, analiz eden ve yorumlayan bir bilim haline gelmiştir. Kullanılan yeni sensörler, ölçüm sistemleri ve analiz yöntemleri dünyanın dinamik yapısını daha hassas, sürekli ve kapsamlı bir biçimde izlenmesine olanak sağlamaktadır. Sürdürülebilir kalkınmanın temel taşlarından biri jeodezinin güçlü, güvenilir ve sürekli güncellenen kaynaklarla etkin bir şekilde işletilmesinden geçmektedir. Bugün sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin başarısı yalnızca sosyal ve ekonomik stratejilerle değil, aynı zamanda gezegenimizin fiziksel davranışını doğru ölçebilmemize bağlıdır. Geliştirilen yeni teknolojiler sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşma yolunda jeodeziyi stratejik bir bilim dalı haline getirmektedir. Toplantı süresince yapılacak bilgi ve tecrübe paylaşımlarını tüm katılımcılara ve kurumlarımıza önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Jeodezik Ağlar Bir Ülkenin Sürdürülebilir Geleceğinin Sessiz Kahramanlarıdır

TUJK Başkanı Dr. Mühendis Albay Erdinç Sezen de 2002 yılından bu yana her sene bir üniversitenin ev sahipliğinde yapılan sempozyumların kurumlar arasındaki bilimsel etkileşimi güçlendirdiğini belirttiği konuşmasında, koordineli olarak çalışan çalışma grubu başkanlıkları ile düzenleme kurulu üyelerine emekleri için teşekkürlerini iletti. Ülkenin sürdürülebilir geleceğinin sessiz kahramanları olan ‘Jeodezik Ağlar’ temasının üstelendiği stratejik konuma dikkat çeken TUJK Başkanı Albay Sezen, “TUJK her yıl düzenlediği bilimsel toplantılar aracılığıyla üniversiteler, araştırma kurumları ve kamu kuruluşları arasında bilimsel etkileşimi güçlendirmekte, bu yönüyle de Türkiye'de jeodezinin hem bilimsel gelişimini hem de teknik standardizasyonunu katkı sunmaktadır. Jeodezi bugün yerkürenin şeklini ölçen birbirinden çok daha fazlasıdır. Jeodezinin artık dünyanın kalp atışlarını izleyen, değişimlerini anlayan ve insanlığın geleceğini yönlendiren bir bilim olarak dijital çağın altyapısı olduğunu söyleyebiliriz. Coğrafi bilgi sistemleri, uzaktan algılama, yapay zekâ ve büyük veri teknolojileri ile entegre hale gelen jeodezi artık dijital ikiz teknolojisinin projelerinin omurgasını oluşturmaktadır. Gelecekte yapay zekâ ile bütünleşmiş, küresel ölçekte etkileşimli platformlar sayesinde yeryüzündeki değişimleri gerçek zamanlı olarak izlemek mümkün olacaktır. Bu sayede doğal kaynaklar daha verimli yönetilecek, çevresel kararlar, bilimsel temellere dayanacak ve kalkınma politikaları daha sürdürülebilir hale gelecektir. Sürdürülebilir kalkınma, ekonomik büyümenin, doğal kaynak kullanımının ve sosyal refahın dengeli bir şekilde ilerlemesini gerektirir. Bu üç alanın da ortak noktası doğru, güvenilir ve güncel mekânsal veridir ve bu da doğrudan jeodezik ağlara dayanır. Ulusal jeodezik ağlar ülkenin konumsal omurgasıdır. Bu ağlar ne kadar modern, dinamik ve güncel olursa kalkınma projeleri o denli, güvenli, verimli ve ekonomik olur. Doğal afetler ve çevresel riskler daha etkin yönetilir. Ulusal jeodezik ağlar bir ülkenin sürdürülebilir geleceğinin sessiz kahramanlarıdır. Jeodeziye, koordinata, ölçüye yatırım yapmak aslında geleceğe yatırım yapmaktır. Çünkü Sürdürülebilir kalkınma yalnızca bugün değil, yarın da doğru konumlandırabilen toplumun başarısıdır. Cumhuriyetimizin 102’nci yaşını kutladığımız şu günlerde Millî Mücadelenin Cephe Savaşlarının büyük bir zaferle son bulduğu topraklarda İzmir'de bir aradayız. Bu vesileyle başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere ahirete irtihal eden tüm aziz şehitlerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyorum. Cumhuriyet dönemi ile birlikte milli mücadeleyi bilimsel alanda devam ettiren jeodezi biliminin bu günlere gelmesinde emeği olan başta değerli hocalarımız olmak üzere tüm meslektaş ve emektarlarımızı da şükranla yâd ediyorum.  TUJK’nın bu yıl ki bilimsel etkinliğine ev sahipliği yaparak desteğini esirgemeyen, İKÇÜ Rektörlüğüne, bu organizasyonun ortaya çıkarılmasında büyük emekleri olan düzenleme kurulu başkanı ve üyelerine, bilim kurulu üyelerine, toplantıya desteklerinden dolayı Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası'na, etkinlik boyunca burada stant açarak bizlere sponsor olan firmalarımıza ve değerli öğrencilerimize ve tüm katılımcılara şükranlarımı sunuyorum” dedi.

Kalkınma Gündeminin Alt Yapısını Oluşturmakta

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 2015 yılında sınırlara bakmaksızın tüm ülkeleri ilgilendiren problemlerin çözümünde küresel ölçekte koordine edilen bir jeodezik altyapının gerekliliğine vurgu yaptığını hatırlatan İKÇÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü Jeodezi Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Nevin Betül Avşar, “Sürdürülebilir Kalkınma için Küresel Jeodezik Referans Ağı” belgesinin kabul edildiğini aktardı.  1990’lı yıllardan sonra uydu ve uzay tekniklerinin jeodezideki devrimiyle birlikte “Klasik Jeodezik Ağlar” yerine “Dinamik Jeodezik Ağlar” faaliyete geçtiğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Avşar, “Türkiye Ulusal Temel GPS Ağı (TUTGA), Türkiye Ulusal Sabit GPS Ağı (TUSAGA) ve son olarak gerçek zamanlı kinematik prensipli sabit GPS Ağı (TUSAGA-Aktif). Gerçek zamanlı deniz seviyesi değişimlerinin izlenmesi de Türkiye Ulusal Deniz Seviyesi İzleme Sistemi (TUDES) ile mümkün olmuştur.2009 yılında ülkemizde faaliyete geçen TUSAGA aktif ağı ile çok büyük bir yol kat edilmiştir. 2020 yılında tamamlanan Türkiye Küresel sisteminin modernizasyonu ve gravite altyapısının geliştirilmesi programı ise ülkemizdeki jeodezik ağ altyapısının modern bir yapıya kavuşturulmasına katkı sağlamıştır. Jeodezi ağı tüm haritacılık faaliyetleri, iklim değişikliğinin ve doğal afetlerin izlenmesi ve yönetimi gibi alanlarda izlenebilir kalkınma gündeminin alt yapısını desteklemesinde kritik bir öneme sahiptir. Düzenleme kurulu adına TUJK 2005 yılı sempozyumuna bilimsel çalışmalarıyla katkı sağlayan tüm araştırmacılara, tüm hocalarımıza, en az 20 farklı kamu ve özel sektörden tüm katılımcılarımıza, öğrencilerimize ve tüm Harita Mühendisliği Bölümü ailesine teşekkürlerimizi sunuyoruz. Faydalı ve verimli bir etkinlik olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu Ödül Değerlendirme ve Seçim Komisyonu tarafından hizmet ve teşvik kategorilerinde belirlenen başarılı isimlere protokol tarafından ödülleri takdim edildi.  TUJK 2025 Yılı Hizmet Ödülüne layık görülen AFAD İstanbul İl Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener ile TUJK 2025 Yılı Teşvik Ödülüne layık görülen Arş. Gör. Yüksek Mühendis Cemali Altuntaş’a plaket takdimlerinin ardından “Sürdürülebilir Kalkınmada Jeodezik Ağlar”, “Referans Koordinat Sistemleri”, “Gravite Alanı”, “Jeodinamik, Konum Belirleme ve Uygulamalar” başlıklarında 3 gün devam edecek bilimsel oturumlara geçildi.

Uluslararası katılımcılar, özel sektör temsilcileri, kamu kurum ve kuruluşları temsilcileri, araştırmacılar ve bilim insanlarını buluşturan sempozyumda, İKÇÜ Sanat ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü öğretim üyelerinin sahne aldığı müzik dinletisi de beğeni ile takip edildi.