Meme Kanseri Farkındalık Projesinde Sağlık Okuryazarlığı Vurgusu
İKÇÜ Tıp Fakültesi’nin “Meme Kanserinde Erken Teşhis Hayat Kurtarır” sloganıyla yürüttüğü sosyal sorumluluk projesi, Bayraklı İlçe Sağlık Müdürü Neşe Zeren Nohutcu tarafından yerinde incelendi
“Meme Kanseri Farkındalık Ayı” kapsamında, meme kanserinin erken teşhisinin önemine dikkat çekmek ve katılımcıları bilgilendirmek için “Meme Kanserinde Erken Teşhis Hayat Kurtarır” sloganıyla, İKÇÜ Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı yürütücülüğünde, İKÇÜ Tıp Fakültesi Tıp Eğitimi Anabilim Dalı, İKÇÜ Sürekli Tıp Eğitimi Kurulu ve Bayraklı İlçe Sağlık Müdürlüğü tarafından geçtiğimiz günlerde başlatılan sosyal sorumluluk projesi, Bayraklı İlçe Sağlık Müdürü Neşe Zeren Nohutçu tarafından yerinde incelendi. Proje alanı olan İKÇÜ Simülasyon Laboratuvarında gerçekleşen ziyarete İKÇÜ Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Agah Tekindal, Proje yürütücüsü ve İKÇÜ Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Asya Banu Babaoğlu, İKÇÜ Tıp Fakültesi Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Funda İ. Tengiz, İKÇÜ Sosyal Sorumluluk Projeleri Değerlendirme Kurulu Başkanı Doç Dr. Melike Tekindal ile Bayraklı İlçe Sağlık Müdürlüğü Eğitim Birimi Uzm. Hem. Meltem Öztürk, asistan doktorlar ve öğrenciler eşlik etti. Öğrencilere, personele ve halka açık olan proje kapsamında üç ay boyunca perşembe ve cuma günleri 11.00-14.00 saatleri arasında, mevcut maketler üzerinde Kendi Kendine Meme Muayenesi (KKMM) eğitimi verilmesinin sadece bilim adına değil, insan sağlığı adına da önemli bir girişim olduğunu vurgulayan Dr. Neşe Zeren Nohutcu “Başta Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Esad Topal olmak üzere, Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Agah Tekindal’a, Proje Yürütücüsü Doç Dr. Asya Banu Babaoğlu’na ve emeği geçen herkese son derece yaşamsal olan bu projeyi gerçekleştirdikleri için teşekkür ediyorum” dedi.
Meme Kanseri Taramasının Ücretsiz Yapıldığı Fazla Bilinmiyor
Bayraklı İlçe Sağlık Müdürlüğü’nün de paydaş olduğu İKÇÜ Tıp Fakültesi tarafından yürütülen sosyal sorumluluk projesinde, Kendi Kendine Meme Muayenesi (KKMM) eğitimi verilmesinin meme kanserinin erken teşhisine dair farkındalık oluşturması açısından çok kıymetli olduğunu vurgulayan Dr. Neşe Zeren Nohutcu, insanların meme kanseri konusundaki bilgilerinin hala çok eksik olduğunu, bunu ortadan kaldırmak için sağlık okuryazarlığının arttırılması gerektiğini ifade etti. Dünya genelinde her 8 kadından birinin meme kanserine yakalandığını vurgulayan Nohutcu, Kendi Kendine Meme Muayenesi ile birlikte, Sağlık Bakanlığı’nın tüm illerde açtığı Sağlıklı Hayat Merkezlerinde (SHM) sıra beklemeden mamografi cihazı ile ücretsiz taramalar yapıldığının da altını çizdi. Uygulamanın çok fazla bilinmediğini söyleyen Nohutcu, 40 yaşından gün alan kadınların düzenli olarak bu merkezlerde ücretsiz olarak taramadan geçebileceğini bildirdi. Nohutcu, İzmir genelinde halihazırda mamografi çekimi yapılan 12 Sağlıklı Hayat Merkezi (SHM) ve Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) bulunduğunu söyledi.
Meme Kanseri Konusunda Sağlık Okuryazarlığının Arttırılmasını Amaçlıyoruz
Proje Yürütücüsü ve İKÇÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Asya Banu Babaoğlu, Proje kapsamında verilen Kendi Kendine Meme Muayenesi (KKMM) eğitimini şu sözlerle anlattı: “Kullanılan maketlerde gizlenmiş kitleler ve farklı meme kanseri işaretleri var. Proje eğitmenleri, katılımcılara Kendi Kendine Meme Muayenesi (KKMM) eğitimi vererek, bu işaretleri kendilerinde nasıl bulabileceklerini anlatıyor. Görsel veya basılı olarak farklı birçok eğitim materyali var, ancak uygulamalı ve birebir eğitim, doğru bilginin aktarılmasında ve kalıcı davranış değişikliğine ulaşmada en etkili yollardan biri. Bu projede asıl amaç, meme kanseri konusunda sağlık okuryazarlığının artırılması, kişilerin kendi sağlıklarının sorumluluğunu üstlenmesi ve bilginin davranışa dönüştürülmesidir. Eş zamanlı olarak riskli bir durum saptanırsa da elbette gerekli yönlendirmeleri yapıyoruz.” Eğitim sürecinin üç ay boyunca süreceğini hatırlatan Doç. Dr. Asya Banu Babaoğlu, eğitime başladıkları kısa zaman zarfında projenin etkileşimlerini ise şöyle aktardı: “Şikayetleri nedeniyle başvuran bazı kadınlar oldu. Aslında uzun süredir memede kitlesinin farkında olduğu halde, ne yapacağını bilemediği için bekleyen bir personele yönlendirme yapıldı. Yine kitlesi nedeniyle daha önce takipleri yapılan, ancak pandemi sürecinde üç yıldır kontrole gitmediğini söyleyen bir personel tekrar düzenli takibe başlaması için yönlendirildi.” Babaoğlu proje kapsamında, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’nün önerdiği Ulusal Kanser Tarama Programına göre 20-40 yaş arası kadınların her ay düzenli olarak Kendi Kendine Meme Muayenesi (KKMM) yapmaları, 40 yaşından sonra ise KKMM’ne ek olarak iki yılda bir Mamografi çekilmeleri gerektiği konusunda katılımcıları uyardıklarını da belirtti.