İKÇÜ’de Yükseköğretimde Uluslararasılaşma İstişare Toplantısı
Muhabir: Caner Kocabıyık
Fotoğraf: Ali Yaman
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Yükseköğretimde Uluslararasılaşma İstişare Toplantıları’nın Ege Bölgesi oturumuna ev sahipliği yaptı
Türkiye’nin, üniversitelerarası uluslararası işbirliklerine, ortak akademik etkinliklere, akademik hareketliliğe, ortak diploma programları tesisine ve ortak bilimsel yayınların yapılmasına yönelik elde etmiş olduğu kazanımları sürdürülebilir kılmak ve daha da ileri taşımak için hedef odaklı uluslararasılaşma stratejileri ve atılacak adımları istişare etmek üzere Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK) tarafından bölgesel bazda düzenlenen Yükseköğretimde Uluslararasılaşma İstişare Toplantısı’nın 3’üncüsü Ege Bölgesi’nden 35 üniversitenin (Afyon Kocatepe Üniversitesi, Akdeniz Üniversitesi, Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi, Alanya Hamdullah Emin Paşa Üniversitesi, Antalya Akev Üniversitesi, Antalya Bilim Üniversitesi, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi, Balıkesir Üniversitesi, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Bursa Teknik Üniversitesi, Bursa Uludağ Üniversitesi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi, İzmir Bakırçay Üniversitesi, İzmir Demokrasi Üniversitesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi, İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu, İzmir Tınaztepe Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi, Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Manisa Celal Bayar Üniversitesi, Mudanya Üniversitesi, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Pamukkale Üniversitesi, Süleyman Demirel Üniversitesi, Uşak Üniversitesi, Yaşar Üniversitesi) “Yükseköğretimde Uluslararasılaşma”dan Sorumlu Rektör Yardımcıları, diğer ilgili yetkilileri ve paydaş kurumlar olan Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı, Dış İşleri Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Türkiye Maarif Vakfı, Türkiye Ulusal Ajansı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ve Göç İdaresi Başkanlığı temsilcilerinin katılımlarıyla İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ)’nin ev sahipliğinde İKÇÜ Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda gerçekleşti. Toplantı, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse ile YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. H. Haldun Göktaş ve Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilcisi Büyükelçi Naciye Gökçen Kaya’nın açılış konuşmaları ile başladı.
‘Beyin Göçü’ Tartışmaları Yerine ‘Zihin Gücü’ne Odaklanılmalı
İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse konuşmasına, “Ülkemizin son yıllarda attığı adımlarla dünya yükseköğretim camiasında önemli bir yere geldiğini görüyoruz. Bunun sonucunda da uluslararasılaşma konusunun daha fazla akademimizin gündemine gelmeye başladığına şahit oluyoruz.” sözlerine yer vererek başladı. Değişen ve dönüşen dünya sisteminde üniversitelerin de küresel ölçekte misyonlarını farklılaştırmak zorunda kaldığını söyleyen Prof. Dr. Köse, bu süreçte üniversitelerin yerel, bölgesel ya da ülke sınırlarının ötesine dair hedefleri stratejik planlarının içerisine dâhil ettiğini belirtti. “Akademik ufkun genişlemesi için uluslararası akreditasyondan öğrenci değişimine, ortak müfredattan araştırma işbirliklerine, uluslararası yayına ve araştırma geliştirmeye kadar geniş bir alan uluslarasılaşmanın çerçevesi içine giriyor.” diyen Prof. Dr. Köse, uluslararasılaşma konusunda sistemli ve bütüncül bir anlayışla ortak politikalar belirlemenin zorunlu olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Ülkemizin stratejik hedeflerine her düzeyde katkı vermesi gereken üniversitelerimizin ‘beyin göçü’ tartışmaları yerine ‘zihin gücü’ne odaklanması için bu politikaların ivedilikle oluşturulması gerekiyor. Politikalar, uluslararası işbirliklerini kolaylaştırmaya, akademik kültürün çerçevesini farklılaştırmaya ve nitelikli öğrencilerin değişimini teşvik etmeye odaklanmalıdır. Nitelikli öğrencilerin üniversitelerimize çekilmesinin yanında yetkin akademisyenlerin ülkemiz bilim camiasına kazandırılması, küresel ölçekte Türkiye’nin oyun kurucu rolü için son derece önemli.” diye konuştu.
Küresel Alanda Hâkim Ülkelerle Güçlü Bir Şekilde Rekabet Ediyoruz
Yükseköğretimde Uluslararasılaşma İstişare Toplantıları kapsamında yılsonuna kadar Türkiye’deki tüm üniversitelerle buluşmayı hedeflediklerini söyleyerek konuşmasına başlayan Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanvekili Prof. Dr. H. Haldun Göktaş, uluslararasılaşmanın Türkiye’nin bilimsel, kültürel, sosyal ve ekonomik boyutlarda dünyada kendini konumlandırması, hedef koyması, geliştirmesi ve rekabet edebilmesine fırsat veren bir olgu olduğunu belirtti. Prof. Dr. Göktaş, uluslararasılaşmanın sadece uluslararası öğrenci açısından değil, uluslararası öğretim elemanları, uluslararası değişim programları, uluslararası ortak araştırma projeleri, yükseköğretim kurumlarının uluslararası görünürlüğü ve saygınlıkları, araştırma kapasitesi gibi birçok alt kavramı da beraber ele alan geniş bir perspektifle ortaya çıktığını vurguladı. Prof. Dr. Göktaş, “Türk yükseköğretim alanı, sayısı 208’i bulan yükseköğretim kurumu, 7 milyonu aşkın öğrencisi, 185 bine yakın öğretim elemanı, on binlerce farklı programı, 191 ülkeden 300 bini geçmiş uluslararası öğrencisi ile her gün daha da büyümekte ve küresel alanda hâkim diğer ülkelerle güçlü bir şekilde rekabet edebilmektedir. Mevcut görünüme bakacak olursak, yükseköğrenim için ülkemizi tercih eden uluslararası öğrencilerin sayısı son 20 yılda büyük bir ivme kazanarak artmıştır. 2000-2001 akademik yılında ülkemizdeki uluslararası öğrenci sayısı 16 bin 656 iken, bu sayı 2014-2015’de 72 bin 178’e, 2016-2017’de 108 bin 076’ya ulaşmış ve 2022-2023 akademik yılında 300 bini aşmıştır. “ şeklinde konuştu. Türkiye’nin, Avrupa Yükseköğretim Alanında öğrenci sayısı en fazla olan ülke olduğunun altını çizen Prof. Dr. Göktaş, 2004 yılından bu yana dâhil olunan Erasmus Değişim Programı kapsamında ise 70 bine yakın öğrenci ile 25 bine yakın akademik personelin hareketlilikten yararlanarak Türkiye’ye geldiğini söyledi.
Yükseköğretim Diplomasinin Önemli Bileşeni
Dünyanın hızlı bir değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğini söyleyerek sözlerine başlayan Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilcisi Büyükelçi Naciye Gökçen Kaya, küresel çapta adaletsizlik, eşitsizlik ve belirsizliklerin arttığı bu dönemde jeopolitik mücadelelerin ve rekabet olgusunun da yükselme eğilimi gösterdiğini söyledi. Uluslararasılaşmanın, bir taraftan küresel sistemin reformuna katkı sağlamak, diğer taraftan da dış politikasını Yükseköğretim kurumları da dahil, sahip olduğu tüm kurumlarıyla değişen koşullara ayak uydurma nedenine dayandığını ifade etti. “Ülkemizin küresel rekabette ön plana çıkabilmesi, yakın coğrafyaların ötesinde de varlık göstermesine bağlı.” Diyen Büyükelçi Kaya, Türkiye’nin 257 dış temsilcilikle dünyanın en geniş temsil ağına sahip 5’inci ülkesi durumunda olduğunu söyledi. “Dış temsilciklerimiz ile yükseköğretim kurumlarımızın yurt dışındaki çalışmaları desteklenmekte ve yakından takip edilmektedir. Son olarak 2022 yılında Kolombiya ile imzalanan mutabakat zaptı ile yükseköğretim alanında imzalanan protokol sayısı toplam 94’e ulaştı.” ifadelerini kullanan Büyükelçi Kaya, “Bakanlığımız, yurtdışı ve yurtiçi temsilcilikleri ile Yükseköğretim Kurumlarımızın uluslararasılaşma ve dolayısıyla markalaşma çabalarına her zaman olduğu gibi her türlü destek ve katkıyı sunmaya devam ediyor.” diyerek sözlerini noktaladı.
Açılış konuşmalarının ardından dört oturumda gerçekleştirilen toplantının birinci oturumuna geçildi. İlk oturumda, YÖK Uluslararası İlişkiler Daire Başkanı Mustafa Efe “Uluslararasılaşmada Mevcut Durum, Hedefler ve Gelecek Projeksiyonları” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. İkinci oturumda; Ticaret Bakanlığı temsilcileri, katılımcı üniversitelere Ticaret Bakanlığı olarak yapmış oldukları son düzenlemeler çerçevesinde, yükseköğretim kurumlarına sağlayabilecekleri destekler ve proje süreçleri hakkında bilgi verdi. Üçüncü oturumda; Göç İdaresi Başkanlığı, Türkiye Ulusal Ajansı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ve Türkiye Maarif Vakfı’ndan temsilciler, faaliyetlerine ilişkin bilgi paylaşımında bulundu. Toplantının son oturumu ise üniversiteler ve kurumların, karşılıklı istişarelerine ayrılmış olup katılımcıların her türlü soru, sorun ve önerileri interaktif olarak değerlendirildi ve ortak çözümler üretilmeye çalışıldı.