En GüncelİKÇUKültür - SanatMedya

İKÇÜ’de Fakeless Sergisi ve Medya Okuryazarlığı Konferansı Düzenlendi

Fotoğraf- Yağmur Demirci

Muhabir- Nurdan Ünlüoğlu

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi  (İKÇÜ) Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü, Goethe Enstitüsü iş birliği ile Fakeless Sergisi ve Medya Okuryazarlığı Konferansı düzenledi

İKÇÜ Sosyal ve Beşerî Bilimler Fakültesi’nin Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılı Etkinlikleri kapsamında, Medya ve İletişim alanının tarihini ele almak ve medya okuryazarlığını güncel gelişmeler ışığında değerlendirmek amacıyla; Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü ile Goethe Enstitüsü iş birliğiyle ve Medya ve İletişim Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlker Erdoğan’ın katkılarıyla düzenlenen program Fakeless Sergisi’nin açılışı ile başladı. Farklı nesillerden insanlar arasında haber ve medyanın bilinçli kullanımını iyileştirmeye yardımcı olmayı hedefleyen içeriğiyle, İKÇÜ Hekim Hacı Paşa Konferans Salonu fuaye alanında düzenlenen sergi yoğun ilgi gördü. Serginin açılışına Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, Bilgi ve Belge Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Özlem Gökkurt Demirtel, Konuk Konuşmacı Giresun Üniversitesi Tirebolu İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Günseli Bayraktutan, Goethe Enstitüsü İzmir Şubesi Müdürü Nivin El-Sioufy, Goethe Enstitüsü İzmir Şubesi Kütüphane ve Bilgi Hizmetleri Müdürü Emel Zorluer ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. 

Geniş Bir Coğrafyada Ortaklıklar Kuruyoruz

Açılışta konuşan İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, fakülte olarak böylesi anlamlı bir etkinliğe ev sahipliği yapmalarından dolayı duyduğu memnuniyeti paylaştı. Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi’nin kurulduğu andan itibaren önemli başarılara imza attığını aktaran Prof. Dr. Doğan, fakültenin Balkanlar, Avrupa ve Moğolistan’a varıncaya kadar çok geniş bir coğrafyada çeşitli kişi ve kurumlarla ortak işler yaptığından, ortak projeler yürüttüğünden bahsetti. Bu kurumlardan bir tanesinin de Goethe Enstitüsü olduğunu belirten Prof. Dr. Doğan, “Goethe Enstitüsü ile Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü vasıtasıyla çok yakın ilişkiler içerisindeyiz. Böylesi önemli bir etkinlikte bizlere destek oldukları için ve geleceğe yönelik yeni işbirlikleri noktasında da bizlere umut verdikleri için kendilerine çok teşekkür ediyorum. Kıymetli misafirlerimize hoş geldiniz diyor ve etkinliğimizin üniversitemiz, fakültemiz ve öğrencilerimiz adına güzel sonuçlar doğurmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı. 

Fakeless Sergisi İlk Defa İKÇÜ’de Düzenlendi

“Fakeless Sergisi”nin ilk defa Türkiye’de, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ)’nde düzenlendiğini söyleyen ve sergi hakkında bilgi veren Goethe Enstitüsü İzmir Şube Müdürü Nivin El-Sioufy, “Goethe Enstitüsü ve Kunsht Ajansıyla işbirliği içinde oluşturulan ve bölgesel bir proje olan ‘Fakeless Sergisi’, Almanya Dışişleri Bakanlığı tarafından desteklenmektedir. ‘Fakeless Sergisi’ dokuz dile çevrildi ve ilk tercüme edildiği dillerden biri de Türkçe. Sergi bu sene ve gelecek yıl dünyanın birçok ülkesinde gösterilecek. İçerik açısından oldukça ilgi çekici olan bu sergi, çağımızı ilgilendiren güncel konuları ele almaktadır. Sergi, farklı nesillerden insanlar arasında haber ve medyanın bilinçli kullanımını iyileştirmeye yardımcı olmayı amaçlıyor. Bununla birlikte Fakeless bir sergiden daha fazlası; bize acil ve önemli soruların cevaplarını sağlayan etkileşimli bir platformdur. Fakeless, ‘Yanlış bilgileri ve dezenformasyonu nasıl tanımlayabiliriz? Bilginin doğru olup olmadığını nasıl kontrol edebiliriz? Komplolara inanan insanlarla nasıl konuşmalısınız?’ gibi soruların yanıtlarını bulmanıza yardımcı oluyor. Medya okuryazarlığı eksikliği tüm yaş gruplarını etkilemektedir, bu nedenle “Fakeless” her yaştan insanı bir araya getirmek, medya okuryazarı olmalarını sağlamak ve birbirlerinden faydalanmalarını desteklemek için tasarlandı. Umarım sergiyi beğenirsiniz. Sahte haberleri tespit etme, şifreleri kırma ve yanlış bilgilere karşı kendinizi koruma konusunda profesyonelleşmeye hazır olun” ifadelerini kullandı.

Medya Teknolojileri Tarafsız Değil

Giresun Üniversitesi Tirebolu İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Günseli Bayraktutan, “Medya Okuryazarlığı: Araç, Metin ve Özne” başlıklı konuşmasına medya okuryazarlığının önemine değinerek başladı. “Medya okuryazarlığı bağlamında düşündüğümüzde gerçekten bir medya çağı içerisinde olduğumuzu anlıyoruz. Medya çağında bütün teknolojilerin tek başına iyi ya da kötü olmadığının da farkındayız ama net biçimde bilmemiz gereken husus, bütün bu araçların tarafsız olmadığı gerçeğidir” diyen Prof. Dr. Bayraktutan, dijital oyunlar da dahil, yeni medya diye tanımlanan alan içinde yapılmış aktiviteler ve etkinliklerin de doğru bir şekilde okunmasının gerekliliğinden söz etti. Yaşamın pek çok alanında kullanılan ve gündelik hayat içerisinde yoğun olarak temas edilen teknolojilerin sadece medya endüstrisinde değil; sağlık, spor gibi birçok farklı alanda da kullanıldığını belirten Prof. Dr. Bayraktutan, bütün bu süreçlerde, bu araçları kullanarak neye dönüşüyoruz? Bu araçlardan nasıl yararlanıyoruz? Teknolojik araçları bugün ne için kullanıyoruz ve gelecekte ne için kullanmak istiyoruz? Sorularının üzerine düşünülmesi gerektiğini vurguladı.

Medya Çalışmalarının Geleceği, Oyun Çalışmalarıdır

Fakeless Sergisi’nin belirli bir temayı konuşma olanağı sağladığını dile getiren Prof. Dr. Bayraktutan, “Fakeless bize mobil oyunlar yoluyla dünyayı deneyimlemeye ilişkin küçük ama etkili örnekler sunuyor. Bu vesileyle pek çok kişi, yakın zamanda medya çalışmalarının geleceği ne olacak? Sorusu üzerine düşündü. Medya çalışmalarının geleceği oyun çalışmalarıdır, dolayısıyla oyunun bağlamını, üretim koşullarını ve etkilerini düşünürsek medya çalışmalarının geneline yönelik çıkarımlarda bulunabiliriz. Oyunlar, sadece çocuklar için değil, yetişkinler açısından da gerçekten elverişli ve hepimizin yaşamında var olan, çeşitli düzeylerde yaşamımıza dahil olan araçlardır. Tüm bu süreçler içerisinde, tüketiciden çok yurttaşız; buradaki becerilerimizin nasıl etkili olduğu üzerine düşünmemiz gerekiyor. Bu noktada çeşitli kamusal alanlarda, çevrimiçi ve çevrimdışı alanlarda bir araya gelerek tüm bu araçların avantajları ve dezavantajları üzerine konuşmak bence çok kıymetli” şeklinde konuştu.