38,6138$% 0.11
43,7442€% 0.13
4.195,43%1,49
3.377,69%1,33
9.195,58%0,92
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Coğrafya Bölümü tarafından düzenlenen Kariyer Günleri’nin ikincisi gerçekleşti
Haber- Berfin Topçu
Fotoğraf- Berfin Topçu, Kubilay Erdil, Osman Berat Doğan & Hülya Bülbül
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Coğrafya Bölümü tarafından düzenlenen Coğrafya Kariyer Günleri etkinlik serisinin ikincisi, “Sürdürülebilir Tarım: Geçmişten Geleceğe Tarımın Yolculuğu” başlığıyla Nizamî-i Gencevi Konferans Salonunda Coğrafya Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serdar Vardar, akademisyenler ve öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirildi.
Coğrafya Bölümü Arş. Gör. Dr. Fatih Kenar tarafından verilen seminerde, tarımın tarihsel gelişim sürecinden, sürdürülebilir tarımın günümüzdeki önemine kadar geniş bir perspektif sunuldu.
Konuşmasında tarımın insanlık tarihindeki yerine dikkat çeken Arş. Gör. Dr. Kenar, “Tarım, insan uygarlığının temelini oluşturur. Bugün hâlâ toplumların gelişimi, ekonomik kalkınma ve çevre dengesi açısından kritik bir rol oynamaktadır. Sürdürülebilir tarım ise üretimi artırırken çevreyi korumayı amaçlayan bütüncül bir yaklaşımdır” dedi.
Tarımın ortaya çıkışını Neolitik Devrim süreciyle açıklayan Arş. Gör. Dr. Kenar, bu dönemde insanların göçebe yaşam tarzından yerleşik düzene geçmeye başladığını ve arpa, buğday, mısır gibi temel tahılların kültüre alındığını belirterek “Yerleşik yaşama geçiş, aynı zamanda özel mülkiyet, artı ürün ve nüfus artışı gibi toplumsal dönüşümleri de beraberinde getirmiştir” dedi.
Endüstriyel tarımın gelişimini ve bu sürecin Yeşil Devrim ile nasıl hız kazandığını anlatan ARŞ. Gör. Dr. Kenar, 20. yüzyılın başlarında makineleşme, kimyasal gübre ve hibrit tohumların devreye girmesiyle birlikte tarımsal verimlilikte ciddi artışlar yaşandığını ifade etti. Bu gelişmelerin, hızla artan dünya nüfusunun gıda ihtiyacını karşılamada kritik rol oynadığını vurguladı.
Ancak bu süreçte doğanın dengesinin bozulduğuna da dikkat çeken Arş. Gör. Dr. Kenar, şunları ekledi: “Tarımın doğayı şekillendirmesi doğal döngüleri de etkilemiştir. Hasatla birlikte toprağa karışması gereken organik maddeler eksiliyor, humus miktarı düşüyor. Bu kayıpları kimyasal gübrelerle telafi etmeye çalışıyoruz. Ayrıca yaygınlaşan monokültür üretim, ekosistem açısından ciddi riskler doğuruyor”
Arş. Gör. Dr. Kenar, sürdürülebilir tarımın yalnızca bir tercih değil, gelecekte sağlıklı yaşam ve çevresel dengeyi korumak açısından zorunlu bir yaklaşım olduğunu belirttikten sonra katılımcıların sorularını yanıtladı.
İKÇÜ’de 9 Mayıs Avrupa Günü Programı: Göç ve Yaşlanma Politikaları Ele Alındı